Gestasyonel Diyabet

Gestasyonel Diyabet

 

Gestasyonel Diyabet – Gebelik Şekeri Nedir?

Gestasyonel diyabet (gebelik şekeri), gebelik nedeniyle ortaya çıkan metabolik ve hormonal değişikliklerin, karbonhidrat intoleransına yol açması nedeniyle; gebeliğin 24. haftasından sonra ortaya çıkan insülin direnci ile gelişen kan şekeri yüksekliği (hiperglisemi) olup, sonraki hayatta da tip 2 diyabet gelişimi için risk oluşturan prediyabet durumlarından biridir.

Gebelikte sırasından görülen diyabet hastalığı iki gruba ayrılabilir. Birinci gruptakiler gebelikten önce de şeker hastalığı olan hastalar, ikinci gruptakiler ise gebelik öncesinde diyabetik olmayan hastalardır.

Tıp dilindeki adıyla Gestasyonel Diabetes Mellitus (GDM) gebelikte en sık görülen problemlerin başında gelmektedir. Gestasyonel diyabetlide gebelik öncesinde diyabet yoktur. Gebeliklerin ortalama olarak %10’unda gebelik şekeri görüldüğü tahmin edilmektedir.

Tüm hamile kadınlarda gebeliğin 24-28. haftası arasında Oral Glukoz Tolerans Testi (OGTT) denilen şeker yükleme testi yapılmalı ve gestasyonel diyabet (gebelik diyabeti) aranmalıdır.

Obezite ve diyabetin artması ile tanı konmamış tip 2 diyabetli gebe sayısı da artmaktadır. Bu nedenle, doğum öncesi ilk doktor kontrolü sırasında standart kriterlere göre diyabet tanısı alan gebelerde gestasyonel diyabet yerine, ‘Tip 2 diyabet’ tanısı konulması önerilmektedir.

Gestasyonel Diyabet Nedenleri

Hamilelik Şekeri Neden Oluşur?

Gebelik sırasında bazı hormonlar bebeğin gelişimi için normalden daha fazla salgılanır. Plasentadan (bebeğin eşi) salgılanan Human Placental Laktojen hormonu nedeniyle insülin direnci, hiperinsülinemi ve hafif postprandial hiperglisemi (tokluk hiperglisemisi) ile seyreden durum ile gebenin kan şekeri yükselir. Bu nedenle, daha önce diyabet belirtisi olmadığı halde gebelik boyunca diyabetik olabilir.

Gebelik hormonları vücudun şekeri (glukoz) parçalamasını zorlaştırırlar. İnsülin hormonunun görevlerinden biri olan; kan şekeri seviyesini sabit tutma görevini yerine getirmekten alıkoyarlar.

Diyabetik olmayan gebelerde insülin direncindeki artış pankreasın fazladan insülin üretimi ile kolaylıkla karşılanabilir. Ancak, insülin üretimi sınırlı olan ya da hiç insülin üretemeyen diyabetik gebelerde gebelik ilerledikçe glukoz hücreler tarafından enerji olarak kullanılamadığında kan şekerinin giderek yükselmesine yol açar.

Kan şekeri genellikle hamilelik sonrası normal düzeylere düşer. Ancak, tedavisi özellikle bebeğin sağlıklı gelişimi açısından büyük önem taşır. Tedavi edilmezse bebek zamanından önce irileşir (tosuncuk) ve erken doğar. Bu durum, hem doğum sırasında yaşanabilecek sorunlara hem de anne ve bebeğin geçici veya kalıcı sağlık problemlerine yol açabilmektedir.

Gebelik Şekeri Risk Faktörleri

Hamile anne adayları açısından gestasyonel diyabet için risk faktörleri aşağıdaki gibidir:

  • Ailede şeker hastalığı öyküsü,
  • 25 yaşından büyük olmak,
  • Fiziksel açıdan hareketsizlik,
  • Fazla kilolu olmak,
  • Yüksek tansiyona sahip olmak,
  • Kalp rahatsızlığı geçmişi,
  • Polikistik over sendromu varlığı,
  • Prediyabet varlığı ya da yakın bir aile üyesinde tip 2 diyabet varlığı,
  • Önceki gebelikte gestasyonel diyabet varlığı,
  • Daha önce 4 kilodan ağır bir bebek doğurmak,
  • Daha önce ölü bir doğum

Tüm bunlar gebelik diyabeti yaşama riskini arttıran faktörler olsa da, tamamen sağlıklı görünen hamileler de hamilelikte şeker rahatsızlığı yaşayabilirler. Bu nedenle tüm hamile kadınların hamileliklerinin 20. haftasından sonra, özellikle 24. ve 28. haftalar arasında muhakkak gebelik diyabeti tarama testine tabi tutulmaları gerekir.

Doktorunuz sahip olduğunuz bazı risk faktörlerinizin farkında olsa da; yukarıdaki faktörlerden herhangi birini taşıyorsanız, ister hamile kalmaya çalışıyor olun, isterseniz doğum öncesi ziyaretiniz olsun, bunları doktorunuza bildirmeniz hem sizin hem de bebeğiniz sağlığı için çok önemlidir.

Gestasyonel Diyabet Teşhisi Nasıl Konur?

Gebelik Şekeri Belirtileri

  • Sık idrara çıkma,
  • İdrarda glukoz,
  • İdrarda aseton,
  • Çabuk susama,
  • Yorgunluk,
  • Bulantı,
  • İdrar yollarında, vajende ve deride sık enfeksiyon,
  • Görme bulanıklığı,

Yukarıdaki bulgular gebenin diyabetik olduğu konusunda şüphe uyandırabilirler.

Diyabet tanısı konulmamış gebelere (OGTT) Oral Glukoz Tolerans Testi  glukoz (şeker) yüklemesi yapılır ve gözlenir. Aşağıdaki kriterlerden en az ikisinin olması ile tanı konulur:

  • Açlık kan şekeri 92 mg/dl’nin üzerinde olması
  • 1. saatte 180 mg/dl’nin üzerinde olması
  • 2. saat sonra 153 mg/dl’nin üzerinde olması
  • 3. saat sonra 140 mg/dl’nin üzerinde olması

Açlık kan şekeri 126 mg/dl üstü, 3 aylık kan şekeri ortalaması olan Hemoglobin A1c (HbA1c)’nin 6,5 üstü ya da tokluk kan şekeri değerinin 200 mg/dl üzerinde olması durumunda gebe zaten diyabettiktir. Bu hastalara yükleme yapmaya gerek yoktur.

Gebelikte Diyabetik Ketoasidoz – DKA

Diyabetik ketoasidoz, insülin hormonunun ağır yetersizliği halinde, vücudun kendi yağlarını parçalamasıyla oluşan ve keton adı verilen kan asitlerinin artışına bağlı, hayatı tehdit edici bir diyabetik (şeker hastalığı) acil komplikasyondur. Sıklıkla Tip 1 diyabetlilerde görülse de özel durumlarda her diyabetli DKA ile karşılaşabilir.

Hamilelik sırasında diyabetik ketoasidoz nadir görülmesine rağmen anne ve gelişmekte olan bebek açısından önemli olumsuz sonuçlar doğurabileceği için dikkat olunması gerekir. DKA, yaygın olarak tip 1 diyabeti olan gebelerde görülmekle birlikte tip 2 diyabet ve gestasyonel diyabet (hamilelik şekeri) hastaları da risk altında olduklarından kontrol altında olmalıdırlar.

Hamilelik sırasında artan insülin direnci, kusmaya bağlı su kaybı ve stres gibi değişiklikler DKA riskini arttırır. Akut hastalık veya enfeksiyon, insülin pompası yetmezliği, öngörülen insülin rejimine uyulmaması gibi faktörler de tetikleyici olabilir. Belirtiler genellikle gebelik dışı durumla aynıdır. Ancak, gebelerde bulantı, kusma ya da zihinsel karışıklık gibi daha agresif belirtilerle başlayabilir. Tedavide gebe olmayan hastalara uygulanan yöntemlerin aynısı uygulanır.

Gestasyonel Diyabet Tedavisi

Gebelik diyabetinin tedavisindeki amaç diyabetli gebelerin kan şekerlerini diyabeti olmayan gebelerle benzer düzeyde tutmaktır. Tedavi ile yemek öncesi kan şekerleri 95 mg/dl ve altında, yemek sonrası 1. saat tokluk şekerlerini 140 mg/dl ve altında, 2. saat tokluk şekerlerini 120 mg/dl ve altında tutmak hedeflenir.

Gebelik boyunca açlık ve tokluk şekerlerini takip etmek amacıyla sık aralıklarla kan şekeri ölçümü yapılmalıdır. Gebelikte kan şekeri yükselmeden de idrarda şeker çıkabilir. Bu nedenle idrarda günlük glukoz ve aseton takibinin yapılması gerekir. Üst üste iki gün idrarda aseton tespit edildiğinde hastanın acilen doktoru ile görüşmesi gerekir.

Tıbbi Beslenme Tedavisi ve Diyabet Eğitimi

Gebelik diyabetine bağlı olarak anne ve bebekte gelişebilecek sorunların engellenmesi için tedavi şarttır. Eğitim, hamilenin bilinçlenmesi ve motivasyonu için tedavinin en önemli basamağıdır. Beslenme ve diyabet eğitimi, diyabet hemşireleri ve diyetisyenler tarafından verilir. Gebeye diyabet hakkında bilgiler verilir, evde kendi kendine kan şekeri takibi öğretilir ve tıbbi beslenme tedavisi anlatılır. Tıbbi beslenme tedavisi gebenin boy, kilo ve fiziksel aktivitesine göre ayarlanır.

Tıbbi beslenme tedavisindeki amaç gebenin diyetinde karbonhidrat, protein ve yağ dengesini düzenlemektir. Diyet ana ve ara öğünlere bölünür ve basit karbonhidratlar diyetten çıkarılır, toplam kalorinin %30’dan azının yağlardan alınması hedeflenir. Gebe uygulayacağı diyeti kısıtlayıcı olarak görmemelidir, aslında diyet sağlıklı beslenmeyi temel alır ve bu durum beslenme alışkanlıklarını değiştirmek için bir fırsattır.

Piyasada şeker hastalarına uygun birçok diyabetik ürün bulunmaktadır. Bu ürünleri almadan önce etiketleri iyice okunmalıdır. Çünkü, bu ürünler hamileler için uygun katkı maddeleri içermeyebilirler.  Bu nedenle beslenme uzmanına veya doktora danışmadan bu ürünler kullanılmamalıdır.

Egzersiz

Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı tarafından aksi önerilmediği sürece diyabetik olan gebelere orta düzeyde egzersiz önerilir. 30 dakika yürüyüş ya da yüzme vücudun kan şekerini işlemesini kolaylaştırır ve şeker düzeylerinin hedefte tutulmasına yardımcı olur.

Tıbbi Tedavi

Eğer tıbbi beslenme tedavisi ve egzersiz ile hedeflenen kan şekeri değerlerine ulaşılamadıysa gebeye insülin tedavisi önerilir. İnsülin başlandıktan sonra gebe diyet yapmaya ve kendi kendine kan şekeri ölçümüne devam etmelidir.

Gestasyonel Diyabet Tanısı ve Tedavisi Neden Önemlidir?

Bebek plasenta yoluyla annesinden aldığı besinler ile beslenir. Diyabetli annenin kan şekerinin yükselmesi, doğrudan bebeğin de kan şekerini yükseltir. Bebek bu duruma insülin salgısını artırarak karşılık verir. İnsülin büyümeyi de uyaran bir hormon olduğundan gebeliğin 24-28. haftalarından itibaren artan insülin salgısı ile bebeğin büyümesi hızlanır ve doğum ağırlığı 4.000 gramın üzerine çıkar.

Gestasyonel diyabetli anne adaylarının sıkı doktor kontrolünde olmaları tavsiye edilir, bu durum sağlıklı bebek doğum olasılığını artıracaktır.

Kilolu bir bebek aşağıdaki doğum sorunlarına neden olabilir:

  • Doğumda zorluklar,
  • Sezaryen ihtimalinin artması,
  • Doğum sonrası ağır kanama,
  • Normal doğum yapılması durumunda, vajina ya da vajinayla anüs arası bölgede (perineum) yırtılmalar.

Gestasyonel diyabetin fetus ve bebek sağlığı açısından taşıdığı riskler:

  • Doğum travması,
  • Bebekte aşırı kilo alımı,
  • Erken doğum riskinin artması,
  • Omuz çıkıkları,
  • Sinir zedelenmeleri,
  • Artan solunum sıkıntısı,
  • Düşük kan şekeri (hipoglisemi),
  • Sarılık,
  • Metabolik sendrom,
  • İlerleyen zamanlarda tip 2 diyabet,
  • İlerleyen çocukluk döneminde obezite
  • Kalp anomalileri,
  • Beyin ve santral sinir sistemi anomalileri,
  • Böbrek anomalileri,
  • Sindirim sistemi anomalileri,
  • Ölü doğum

Gestasyonel diyabetin anne adayı için taşıdığı riskler:

  • Doğum travması,
  • Gebelik sırasında yüksek tansiyon ve preeklampsi,
  • Tip 2 diyabet,
  • Sonraki doğumlarda gebelik diyabeti,
  • Metabolik sendrom,

Doğumdan sonra gestasyonel diyabetli kadınların çoğunda glukoz metabolizmasında düzelme görülmekle birlikte sonraki gebeliklerinde gebelik şekeri tekrarlama riski %50 yüksektir. Ayrıca ilerleyen dönemde tip 2 diyabet gelişme riski de %70-80’e kadar varmaktadır. Bu sebeple gestasyonel diyabet tanısı almış kadınların doğum sonrasında diyabeti düzelse bile prediyabetli olarak kabul edilip diyabetten korunma programlarına alınmaları ve takip edilmeleri önemlidir.

Gebeliğinde bir kez gestasyonel diyabet olmuş anneleri sonraki gebeliklerinde gebe kalmadan önce 3 aylık kan şekeri (HbA1c)’nin %6’nın altında olması, açlık ve tokluk şekerlerinin normal sınırlarda olması bebeğin ve annenin sağlığı açısından dikkat edilmesi gereken bir durumdur.